B harfi ile başlayan erkek bebek isimleri
B Harfiyle Başlayan Erkek Bebek İsimleri ve Anlamları, en güzel bebek isimleri ve isimlerin anlamlarının yer aldığı bölüm.
İSİM |
ANLAMI |
Badi | 1. Rüzgara veya havaya ait. 2. Geçici. Badi Ahmed (1839-1908). Türk yazar ve şair. |
Bağatur | Cesur yiğit. |
Bağdaş | Yakın arkadaş, dost. |
Bağışcan | (bkz. Bağış). |
Bağışhan | (bkz. Bağış). |
Baha | 1. Güzellik, zariflik. 2. Parıltı. 3. Alışma, dadanma. Bahailik mezhebinin kurucusu. |
Bahaddin | Dinin güzelligi. Dinin değerlisi. Türk dil kuralı açısından “d/t” olarak kullanılır. |
Bahadır | Cesur, yiğit, bağatur. Timur soyundan Hindistan’da hükümdarlık yapmış Türk lider. |
Bahadırhan | (bkz. Bahadır). |
Bahaeddin | (bkz. Bahaddin). Bahaeddin Ahmed Efendi (Bursa 1741-1794): Osmanlı dönemi tarihçilerinden. Müderrislik ve kadılık yaptı. |
Bahaullah | Allah katında değer ve kıymet sahibi. |
Bahir | 1. Deniz, derya. 2. Yalancı, ahmak, alık. 3. Ekin sulayıcı, sulayan. 4. Belli, besbelli, açık, apaçık. 5. Işıklı, parlak, güzel. Bahir (Abdurrahman) İst. 1688-1746). Osmanlı dönemi kadılarından. Şair, bestekar. |
Bahit | Bahtı açık şanslı. |
Bahra | Timur devletinin güney sınırını koruyan eski bir sınır kalesi. |
Bahri | 1. Denize ait denize mensup, denizle ilgili. 2. Denizci, levent. 3. Tüyünden kürk olan, patkada denilen, gagası kaşığa benzer bir çeşit deniz ördeği. |
Bahtever | Şah Avrangzeb’in gözde kadınlarından biri |
Bahtı | 1. Bahtla, kaderle ilgili. 2. Kimi Divan şairlerinin ortak mahlası. |
Baki | 1. Allah’ın isimlerindendir. Genellikle “abd” takısı alarak kullanılır, (bkz. Abdülbaki). Kalıcı, sürekli, devamlı. Varlığının sonu olmayan. Ölümsüz. 2. Artan, kalan, geriye kalan. 3. Korunmuş. Baki: Ünlü Türk şairlerinden olup asıl adı Abdülbaki Mahmud’dur. |
Bakır | l. İnceleyen, tetkik edip açıklayan. 2. Arslan. 3. Hz. Hüseyin’in Zeyne’l-Abidin’den torununun adı. |
Bala | 1. Çocuk yavru. 2. Yüksek, yüce, yukarı, (bkz. Ali). 3. Azat. 4. Yedek atı. |
Balaban | 1. Çocuk bekçisi. 2. Gürbüz canlı, cüsseli, insan veya hayvan. Balaban: Gıyasu’d-Din Uluğ Hanın IV. yy. başlarında Aybek tarafından İltutmuş’dan sonraki en büyük hükümdar. |
Balahan | Çocuk hakan, yavru kağan. |
Balaman | (bkz. Balaban). |
Balamir | Eski bir Türk kağanı. (IV. yy.) Alanları ve Ostrogotları yenerek batıya sürdü. |
Balatekin | (bkz. Balaban). |
Balcan | (bkz. Baldan). |
Baldemir | Güçlü, kuvvetli, şirin. |
Baler | Tatlı dilli, cana yakın kimse. |
Bali | Eski, koca, köhne. |
Balibey | Osmanlı beylerinden. Bosna beyi olarak Kanuni’nin Belgrad Seferine katıldı. Mohaç savaşında (1526) düşmanı iki yandan çevirerek zaferin kazanılmasında büyük payı oldu. |
Balisoy | Eski, köklü soydan gelen. |
Balk | Şimşek. |
Balkan | 1. Sarp ve ormanlık sıradağları. 2. Avrupa’nın güneydoğu bölgesine verilen isim. Bulgaristan, Yunanistan, Yugoslavya, Arnavutluk ve Romanya’yı içerir. |
Balkar | 1. Kuzey Kafkasya’da yaşayan bir Türk boyu. Kıpçaklann bir kolu. 2. Bu boya mensup kişi. |
Balkır | Parıltı, ışık, şimşek. Balkır Rıza: (Öl. 1945). Türk Karagöz oyunu ustası. |
Balkoç | (bkz. Balkı). |
Balsan | (bkz. Balım). |
Bangu | 1. Haykırış, bağırış. 2. Gökgürültüsü, yankı. |
Barak | Oğuzların Bayat boyuna mensup bir oymak. Gaziantep, Kilis ve Nizip çevresinde yaşarlar. Barak Han: Çağatay hükümdarı (1266-1271). |
Baransel | (bkz. Baran). |
Baray | Ezeli, öncesi olmayan, öncesiz. |
Barbaros | Kırmızı sakal. Baba-Oruç. Türk denizci kaptan-ı derya. Oruç Gazi’nin İtalyanlarca meşhur olan ismi. Kanuni döneminde yaşayan ünlü denizci. Barbaros Hayrettin olarak bilinmekte. |
Bargu | Varılacak, gidilecek anlamındadır. |
Barhan | Farça bir isim, bar oyununun ağası anlamına geliyor. Anlamının eksik yada yanlış olduğunu düşünüyorsanız bize ulaşabilirsiniz. |
Barık | 1. Sivri tepeler arasındaki uçurum, yüksek kayalıklardaki çatlaklıklar. 2. Yeşillik, çayırlık yer. |
Barik | 1. Parıldayan. 2. Nazik, dakik, ince. Fikr-i Barik İnce düşünce. |
Barıkhan | (bkz. Barık). |
Barım | Varlık, servet, zenginlik. |
Barın | 1. Bütün, hep. 2. Güç kuvvet. 3. Göğüs. 4. Moğol devrinde Orta Asya’da büyük beyliklerden biri. |
Barış | 1. Savaşsızlık durumu. 2. Savaştan sonra silah bırakma, uzlaşma sulh. 3. Dirlik, düzenlik. |
Barışcan | (bkz. Barış). |
Barkın | Yolculuk eden, yolcu gezgin. |
Barlas | Kahraman, savaşçı. |
Bars | l. Kaplana benzeyen yırtıcı hayvan. 2. Arı oğulu. -İsim olarak kullanılmaz. Barsbay: (el-Melikü’1-Eşref (Öl. 1438). Mısır Memluklan sultanı. Çerkez hanedanındandır. |
Bartu | En eski Türk kağanlarından biri. |
Barut | Yanıca yakıcı madde |
Başak | Sağlam, dayanıklı. |
Başar | Başarılı ol, işi sonuçlandır. |
Başaran | Başaran. |
Başarman | Yaptığı işi başarıyla sonuçlandıran. |
Başbuğ | Başkumandan, hükümdar. Eski Türklerde orduya kumanda eden hükümdar veya komutanlar.. |
Başeğmez | Buyruk altına girmeyen, kişilikli. |
Başer | (bkz. Başar). |
Basir | 1. Göz. 2. Görme. 3. Allah’ın sıfatlarından, herşeyi gören (“Abd” takısı almadan kullanılmaz). |
Başir | 1. Müjdeci. 2. Güler yüzlü, mesut, mutlu. (bkz. Beşir). |
Başkaya | – Kayaların başı, güçlü, kuvvetli. |
Başkaynak | İlk kaynak. Ana kaynak. |
Başkur | Türk çadırlarının çevresindeki kanatlan örten bölümlerin üst tarafına bağlanan ve 18 cm eni olan kuşak. |
Başkurt | Ural dağlan bölgesinde yaşayan ve Türklerin Kıpçak kolundan olan bir boy. Asıl ismi Başkırt’tır. Ural dağlannın güneyinde yerleşiktirler |
Başkut | Kutlu, talihli kimse. |
Başok | Önde olan yiğit. |
Başol | Başta ol, önder ol. |
Başöz | Önemli soydan gelen. |
Basri | Basralı, Basra şehrinde oturan. Hasan’ı Basri’ye izafeten kullanılmıştır. |
Başsoy | (bkz. Başöz). |
Baştuğ | (bkz. Başman). |
Baştugay | (bkz. Başok). |
Batıboy | Türklerin göç sonucu batıya yerleşen oymakları. |
Batıhan | (bkz. Batı). |
Batıkan | Batı+han Batının Hanı ya da Batının Kanı anlamında |
Batın | Allah ın 99 isminden biri |
Batır | Yiğit, kahraman, bahadır. |
Batıray | (bkz. Batır). |
Batırhan | (bkz. Batır). |
Battal | 1. Cesur, kahraman. 2. Pek büyük. 3. İşe yaramaz, hantal. 4. İşsiz. Battal Gazi: Emevilerin VII. yy. Bizans’a düzenledikleri sefer ve savaşlarda ün salmış komutanı. |
Batu | Üstün gelen, gücü yeten, galip. |
Batuğ | (bkz. Batu). |
Batuhan | Altınordu devletinin kurucusu (1204-1255). Cengiz Han’ın torunu. |
Batur | Kahraman, yiğit, cesur, bahadır. |
Baturalp | Yiğitler yiğidi. |
Baturay | (bkz. Batur). |
Baturhan | (bkz. Batur). |
Baver | Tasdik, inanma. Sağlam, pek doğru. |
Bayar | 1. Ulu, yüce saygın, soylu. 2. Ekilmemiş toprak. |
Bayazıd | (bkz, Bayezid). |
Baybars | Bahri Memlüklerin sultanı olup Kıpçak ülkesinde doğmuştur. Baybars (el-Melikü’l-Zahir Rüknettin). (1223 Şam 1277). Eyyubi hanedanını ortadan kaldırıp Abbasi halifeliğinin yeniden kurulmasını sağladı. |
Baybaş | Zengin, ileri gelen, saygın. |
Baybek | (bkz, Baybaş). |
Baybora | Fırtına. |
Baycan | (bkz. Baybaş). |
Baydak | |
Baydan | Şımarık, gururlu, kendini beğenmiş. |
Baydar | Kırım yarımadasında Sivastopol şehrinin güneyinde tartada bir Türk köyü. Güzellik ve bereketiyle ünlüdür. |
Baydır | Güçlü, kuvvetli. |
Baydu | İlhanlı devleti hükümdarı Hulagunun torunu. 11 ay İlhanlı devleti hükümdarı oldu. |
Baydur | Güçlü, kuvvetli, cesur. |
Bayduralp | (bkz. Baydur). |
Bayer | Zengin, varlıklı kimse. |
Bayezit | Çeşitli zamanlarda yaşamış Osmanlı şehzadelerinin genel adı. Bayezit l. (Bursa 1360-Alaşehir 1403). Yıldırım, Osmanlı padişahı. I. Murat’ın Gülçiçck Hatun’dan olma oğlu. |
Baygüç | Zengin ve güçlü kimse. |
Bayhan | Bay ve han kelimelerinin birleşiminden meydana gelmektedir. |
Bayındır | İmar edilmiş, mamur. |
Baykal | Yaban kısrağı Orta Asya Türk ülkelerinde yaşar. |
Baykam | Hekim, doktor. |
Baykan | Bay soyundan, zengin. Baykan (XIV. yy. Kars). Türk halk şairi. Timur’un 1386’da Kars’ı Karakoyunlular’dan alması üzerine ünlü bir destan yazdı. Anadolu-Azerbaycan sahasının en eski aşığıdır. |
Baykara | 1. Helak olma, mahvolma. 2. Böbürlene böbürlene, salınarak yürüme. 3. Malı çok olma. Baykara: Timuroğullan şehzadesi. Timur’un torunu Şeyh Ömer’in oğludur. |
Baykoca | Varlıklı, saygın. |
Baykurt | (bkz. Baykoca). |
Baykut | Kutlu talihli. |
Baykutay | (bkz. Baykut). |
Bayman | Varlıklı, saygın. |
Bayraktar | Bayrak taşıyan. |
Bayram | 1. Neşe ve sevinç günü. Dini bakımdan hususi değeri olan ve milletçe kutlamalar yapılan gün veya günler. |
Bayrı | Çok eski zamanlarda var olmuş, eskiden beri var olan. |
Bayru | (bkz. Bayrı). |
Bayrualp | (bkz. Bayru). |
Bayruhan | (bkz. Bayru). |
Baysal | Soylu, ünlü kişi. |
Baysan | Zengin, tanınmış. |
Baysu | (bkz. Baysan). |
Baysungur | Akkoyunlu hükümdarlarından. Gıyase’d-Din Baysungur. Timur’un torunu ve Şahruh Mirzanın oğlu. Büyük bir hattattır ve resim ve sanatın koruyucusu olarak tanınmıştır. |
Baytal | 1. Kısrak. 2. Bayır, yokuş. |
Baytekin | (bkz. Baytal). |
Baytugay | (bkz. Tugay)- |
Baytüze | (bkz. Tüze). |
Baytüzün | (bkz. Tüzün). |
Bayülken | (bkz. Ülgen). |
Bedayi | Eşi benzeri olmayan güzel, mükemmel, yeni şeyler. |
Bedi | 1. Bir şeyi örneği olmadığı halde meydana getiren. 2. Yoktan vareden. Allah’ın 99 isminden birisidir. 3. Söz estetiği, halin muktezasına uyan delilleri açık şekilde belirtme ve sözü güzelleştirme yollarına ait bilgiler toplamı. 4. Güzel, güzellik. Bedi b. Mansur. Hanefi fıkıh alimi (Sivas-1223). El-Bahru’1-Muhit adlı bir fıkıh eseri vardır. |
Bedid | Meşhur, görünür, açık meydanda. (Hüveyda). |
Bedih | Şan ve şerefi büyük olan. |
Bedihi | Besbelli, açık-apaçık. |
Bedii | Eşi, benzeri olmayan |
Bedir | Dolunay, ondört gecelik ay. |
Bedirhan | İleri görüşlü, aydın lider. |
Bediüzzaman | 1. Zamanın harikası. 2. Asrın mükemmel insanı. Daha çok lakab olarak kullanılır. Bediüzzaman Said Nursi: Son devrin meşhur müslüman alimlerindendir. Hayatının önemli bir kısmı İslami düşüncelerinden ötürü hapislere girip çıkmakla geçti. Risale-i Nur Külliyatı’nı telif etmiştir. |
Bedreddin | 1. Din’in nuru, ışığı. 2. Dinin aydınlığı, dinde bilgelik. Türk dil kuralına göre “d/t” olarak kullanılır. |
Bedrettin | Ayın ondördü gibi ışık saçan, temiz ve yüce |
Bedri | 1. İçi altın dolu kese. Bedr-i Dilşan b. Mehmed b. Oruç b. Gazi b. Şeban: (XV. yy. il yarısı) Türk şairlerinden. Murat II. adına yazdığı Murat namesi ünlüdür. 2. Ayla ilgili, ayın ondördü gibi güzel. |
Bedrulcemal | 1. Ay yüzlü. 2. Fatımi devleti vezir ve serdarlarındandır. 2 defa Şam valisi olmuştur. (1013-1094). |
Bedük | Büyük, yüce, gösterişli, önemli. |
Behçet | 1. Sevinç. 2. Güzellik, güleryüzlülük. 3. Şirinlik. Bu kelime Kur’an-ı Kerim’in Neml suresi 60. ayetinde geçmektedir. |
Behiç | Şen, güzel, güler-yüzlü adam. Kur’an-ı Kerim’de adı geçen kelimelerdendir. (bkz. Hac, ayet 5). |
Behişt | 1. Cennet. 2. Uçmak. |
Behlül | 1. Çok gülen, çok gülücü. 2. Hayır sahibi, çok iyi adam. 3. Bir İslam sofisi, Behlül-i Dana. Harun er-Reşid’in kardeşinin adı olup, delice hareketleriyle meşhur olmuştur. |
Behman | 1. Filan filanca. 2. Fars takviminde 11. ay’a ve her ayın 2. gününe delalet eder. |
Behmenyar | İbn Sina mektebine mensup ve Arapça telifleri olan filozof. (X-XI. yy.). İbn Sina’nın kitaplarını şerhetmişir. |
Behnan | Güleç, güler-yüzlü, iyi huylu ve daima gülen adam. |
Behram | 1. Merih yıldızı. 2. Her ayın 20. gönü. 3. Acem pehlivanlarından birinin adı. 4. İran hükümdarlarından birkaçının adı ki en meşhuru yaban eşeği avına pek düşkün olan “Behram Gûr”dür. |
Behramşah | 1. (bkz. Behram). 2. Gazne sultanı. 3. Kirman Selçukluları hükümdarı.. 4. Eyyubilerin büyük şairi. |
Behzad | Ressam, minyatürcü. Türk dil kuralı açısından “d/t” olarak kullanılır. |
Behzat | Doğuştan iyi, soylu kişi |
Bekata | İleri gelen, saygın. Soylu, isim yapmış sülaleden. |
Bekbars | (bkz. Bekata). |
Bekdemir | (bkz. Bekata). |
Bekdil | 1. Doğru sözlü, mert. 2. Gönlü zengin. Baygönüllü. |
Beki / Bekri | El değmemiş, Bakir, Tertemiz, bozulmamış. |
Bekil | Yakışıklı, süslü delikanlı, genç. |
Bekir | 1. Sabahları erken kalkmayı alışkanlık edinen kimse, bakir. 2. Yeni doğmuş. 3. Öncesi, İsmaili zümresine ait büyük bir Arap kabilesi. |
Beklen | Beklenilen kişi |
Bekriye | 1. Her şeyin evveli, ilk çocuk. 2. Genç ve taze kız. 3. Dişi deve yavrusu. |
Beksan | 1. Tanınmış, ünlü, saygın. 2. Bey ünvanı taşıyan. |
Bektaş | 1. Akran. 2. Eş, müsavi. Bektaşi: Hacı Bektaş Veli tarikatına mensubolan kişi, Horasan’da gelip Anadolu’ya yerleşen Hacı Bektaş Veli tarafından kurulduğu ileri sürülen tarikata mensup ilk zamanlan bilinmeyen bu tarikat, sonradan batıni bir hüviyet kazanmıştır. |
Bektöre | Güçlü, değişmez töreleri olan, törelerine bağlı. |
Belazuri | II. yy. Arap tarihçilerinin en büyüklerinden. (Ahmet b. Yahya) Belazur usaresi içmiş ve şuurunu kaybederek öldüğü için kendisine bu ad verilmiştir. |
Belek | 1. Hediye, armağan. 2. Selçukluların Dersim, Gere, Harput ve Halep emiri. |
Belemir | Peygamber Efendimiz’in(S.A.S) en sevdiği çiçek |
Belge | Bir gerçeğe tanıklık eden şey. |
Beliğ | 1. Fasih ve düzgün konuşan. 2. Açık, yeterli, tam. |
Beltan | Dağların bel verdiği yerden doğan sabah güneşi |
Bender | Deniz veya büyük nehir üzerindeki liman. Ticaret limanı. |
Bengi | Sonu olmayan, hep kalacak olan, sonsuz, ebedi. |
Bengialp | (bkz. Bengi). |
Bengisan | (Bengi). |
Bengisoy | (bkz. Bengi). |
Bera | 1. Fazilet. 2. Seçkin olma vasfı. 3. Olgunluk. el-Bera’ b. Azib: Ashabdandır. (Küfe-691). Bedir gazası dışında bütün savaşlara katıldı. Rey ve Kazvin’i fethetti. Kufe’de vefat etti. |
Berdan | 1. Çukurova yöresinde bir nehir ismi. 2. Hoş kokulu dağotu. |
Beren | Güçlü, kuvvetli, akıllı. |
Bergin | (bkz. Berkin). |
Berhan | Han soyundan, Hanla ilgili, han üzerine.. (Han=Hakan) |
Berhuz | Dağarcık, torba. |
Beri | 1. Salim, kurtulmuş. 2. Temiz, Arınmış. |
Berid | 1. Haberci. 2. Eskiden müslüman devletlerde posta ve haber alma örgütünün adı. |
Berin | 1. En yüksek, çok yüce. 2. Soylu. |
Berjan | Çevik anlamına gelmektedir. |
Berk | 1. Sağlam, kuvvetli. 2. Katı, sert. Şiddetli. 3. Hızlı. 4. Orman. 3. Arı, şimşek, yaprak. |
Berk Yaruk | Selçuklu Sultanı. (Öl. 1104). Melikşah’ın oğlu. |
Berkalp | Sağlam yiğit kişi |
Berkan | 1. Şakıma, parıldama. 2. Kıvırcık tüylü kuzu postu kürkü. |
Berkant | Güçlü, bozulmaz, yemin. |
Berkay | (bkz. Berk). |
Berke | 1. Kama. 2. Altınordu hükümdarı. Cengiz Han’ın torunu ve Cuci’nin 3. oğludur. |
Berkel | güçlü el. |
Berkem | Benim Berke m. |
Berker | Güçlü, sağlam kişilikli. |
Berki | Şimşek gibi parlak. |
Berkin | Sağlam güçlü kuvvetli. |
Berkkan | Güçlü soydan gelen. |
Berkman | Güçlü, sağlam, kişilikli. |
Berksan | Güçlü tanınan kimse. |
Berksoy | (bkz. Berksan). |
Berksu | Soğuk ve keskin su. |
Berkün | Sağlam, güçlü tanınmış. |
Bertan | 1 Sabahın en erken meyvesi. Şafak Yemişi. 2 Avarcada Yüregin gizemli gözü. |
Berter | Üstün, yüksek nitelikli, değerli |
Bertuğ | Engel tanımayan, güçlükleri aşan |
Berzali | Ebu’l-Kasım b. Muhammed. Arap tarihçilerinden-dir. |
Berzan | Kam, şaman, yol gösteren. |
Beşareddin | Dinin müjdesi. Türk dil kuralına göre “d/t” olarak kullanılır. |
Besim | Güleryüzlü, güleç adam. |
Beşir | 1. Müjde getiren müjdeci. 2. Güleryüzlü güleç adam. Kur’ani bir kavramdır. İnsanlara Allah’ın emir ve nimetlerini, cennet ve mükafatı haber veren peygamberler ve Kur’an için kullanılmıştır. |
Bestami | Bir Evliya İsmi |
Betik | Yazılı olan şey, yazılmış yapıt. |
Beyati | 1. Gece uyuma, gece iş görme, geceyi işiyle geçirme. 2. Türk müziğinin en eski makamlarından olup, hala kullanılmakta olan bir makamdır. |
Beyazıt | Ebu Yezid, Yezid’in babası, kısaltılmıştır. Arapça’dan Türkçeleşmiş. |
Beybars | (bkz. Baybars). |
Beybolat | Çelik gibi güçlü, saygın kimse. |
Beycan | (bkz. Beybolat). |
Beyhak | Horasan’ın Nişabur eyaletinde bir bölge. |
Beyhaki | el-Beyhaki: Arap müellifi olup muhaddis ve Şafii fakihlerindendir. |
Beykal | (bkz. Beycan). |
Beykan | (bkz. Beycan). |
Beyrek | 1. Çok nazik, efendi, bey. 2. Hüzünlü. |
Beysan | (bkz. Beycan). |
Beytöre | Baş adet, adetleri yerine getiren. |
Beytullah | Kabe |
Beyzade | 1. Beyoğlu. 2. Soylu kimse. Farsça’dan birleşik isim olarak Türkçeleştirilmiştir. |
Beyzavi | Beyzavi (Abdullah b. Ömer). İran’da yaşamış Tefsir ve Kelam alimi. Şafii mezhebindendir. Tefsirin yanında fıkıh usulü, kelam ve irab hakkında eserler vermiştir. |
Biat | Bağlılığını, itimadını bildirmek. Birisinin hakemliğini veya hükümdarlığını kabul etmek. El tutarak bağlılığını alenen izhar etmek. Bağlılığını tazelemek. * Rey vermek. |
Bican | 1. Cansız, ruhsuz. 2. Canını esirgemeyen, şehit. |
Bidil | Hindistan’da yerleşmiş Farsça yazan büyük Türk şairi. |
Bihay | Bilge, bilgili. |
Bilad | Şehirler bölge, eyalet, memleket isimlerini ifade için terkiplerde kullanılır. |
Bilal | Su gibi ıslatan, ıslatış, ıslaklık. Bilal b. Raba: İslamın ilk müezzini, Habeş asıllı olup İslamı köle olarak ilk kabul edenlerden birisidir. |
Bilan | Süslü ve işlemeli kılıç kemeri. |
Bildar | 1. Bel, belleyen, yer kıran, kürek çeken. 2. İstihkam neferi. |
Bilek | Güç, kuvvet. |
Bilgealp | (bkz. Bilge). |
Bilgehan | Göktürk hakanı (683-734). Babası Kutluğ İlteriş Han’dır. |
Bilgekağan | (bkz. Bilge). Bilge Kağan (683-734). Göktürk hakanı. İkinci Göktürk hanedanlığının kurucusu. |
Bilgekan | Bilgin soydan gelen. |
Bilger | Akıllı, bilgili, bilge, bilgin. |
Bilkan | |
Bilmen | Bilen, anlayan, bilgili. |
Biltay | (bkz. Bilmen). |
Binali | Ali’nin oğlu. |
Binalp | Yiğitler. |
Binkan | Soylu kanlar. |
Bintuğ | (bkz. Binkan). |
Birant | 1. Özel, tek yemin. 2. Özelliği olan yemin. |
Birat | 1. Asil, soylu, bir aileye mensup. 2. İlk erkek çocuğa verilen isim. |
Birdal | Bir tane, tek dal. |
Birge | 1. Kamçı. 2. Birlikte, beraber. |
Birgit | Birleşik, birleşmiş, birlik almış. |
Birgivi | Birgivi: Büyük din ve dil alimi (d. 1522) İmam Birgivi lakabıyla şöhret olmuş, vasiyetnamesi ve ilmihali o dönem halkının ihtiyacını karşılamıştır. |
Birhan | Tek yönetici. |
Birindar | Yaralı anlamına gelmektedir. |
Birkan | |
Birmen | Tek olan, benzeri olmayan kimse. |
Birol | Tek ad, bir ol. |
Birtan | Bir tane, tek. |
Birun | 1. Dışarı. 2. Dış harici. 3. Osmanlı Devleti’nde saray dışında vazifeli memurlar. |
Birûnî | Reyhan Muhammed b. Ahmed el-Biruni: Büyük İslam bilgini (973-Gazne 1048). İbn Sina’dan ders altı. Hindistan’a gitti. Sanskritçe öğrendi. Pozitif ilimlerin hepsiyle ilgilendi ve bu konuda birçok kitap yazdı. |
Bişar | 1. Esir tutsak. 2. Altın, gümüş kakmalı işlemeler. 3. Saçılan şey, saç. 4. Güçsüz, dermansız. |
Bişr | Güler yüzlü kişi, güleç, sevimli. Bişr b. Bera’: Sahabedendir. Babası Bera’ b. Marun Akabe beyatına katılanlardandı. Bişr, iyi bir savaşçı ve okçuydu. Yahudi bir kadının verdiği zehirli eti yiyince zehirlenerek şehid oldu. |
Bistami | (bkz. Bistem). Bayezid Bistami: Ünlü mutasavvıf, hayatı hakkında çok az şey bilinmektedir. |
Bistem | Horasan eyaletinde El-Bürz eleklerinde bir şehir. Hüsrev 2. Pervizin dayısı Bistam tarafından kurulduğu için bu ismi almıştır. Elmaslanyla ünlüdür. |
Bleda | Batı hun hükümdarı olan Attila’nın erkek kardeşi |
Boğaç | Küçük yaşta boğa öldürdüğü için kendisine bu ad verilen, Dede Korkut hikayelerindeki bir kahraman. Dirse Han’ın oğlu. |
Boğaçhan | (bkz. Boğaç). |
Boğataş | Ünlü Türk beylerinden biri. |
Böke | 1. Kahraman, güçlü kimse. 2. Önder, başkan, reis. 3. Kabadayı, cesur efe. 4. Güreşçi, pehlivan. |
Bolgan | Eski Türk adlarından. |
Bolhan | (bkz. Bolgan). |
Bora | Araziden çıkan şiddetli rüzgar. |
Boran | Rüzgar, şimşek, gökgürültüsü, sağanak yağmurun birlikte olduğu iklim hadisesi. Boran Hatun: Emevi halifesi Me’mun’un zevcesi. |
Boranalp | (bkz. Boran). |
Boratay | (bkz. Boran). |
Börçetin | Eski tarihçilere göre Türkleri Ergenekon’dan kurtaran demircinin adı. |
Böritigin | Karahanlı hükümdarı. Maveraünnehir’e hakim oldu. Bastırdığı paralarda İbrahim b. Nasr adıyla anılır (XI. yy.). |
Börteçin | Yoğun sevgi tapınmak |
Botan | Botan Dicle Nehri’nin bir koludur. İsmini geçmişteki Botan (Kentrites) Krallığı’ndan alır. Sokrates’in öğrencisi Ksenephon M.Ö 400 yılında yazdığı Anabasis (Onbinlerin Dönüşü) adlı kitabında nehirden oldukça fazla bahsetmiştir. |
Boyla Bağa Tarkan | Anlamı iyice bilinmemekle birlikte. Orhun yazıtlarında vezir Tonyukuk’a verilen unvan olarak geçer. |
Boyla Kutlug Yargan | Eski Türklerde birleşik rütbe unvanı. Suci yazıtında Kırgız kabilesinden Yaplakar Kan Ata’nın ünvanı olarak geçer. |
Boylan | Kibirli, mağrur. |
Boyraz | Kuzey rüzgarı. |
Boysan | Uzun boylu, yakışıklı delikanlı. |
Bozan | Büyük Selçuklu Emiri. Selçuklu Sultanı Melikşah’a büyük yardımları dokundu. Kazanılan birçok zaferde etkin rol oynadı. |
Bozbey | Kır beyi, gri. |
Bozbora | Fırtına. |
Bozdoğan | Bir şahin türü. |
Bozer | Beyaz tenli. |
Bozkaya | (bkz. Bozer). |
Bozkurt | Göktürk efsanelerinde yer alan kutsal hayvan. |
Bozun | 1. Büyük Selçuklu emirinin adı. 2. Sürülmemiş tarla. |
Bozyel | Yağmur getiren lodos rüzgarı. |
Bozyiğit | (bkz. Bozer). |
Budak | 1. Ağacın dal olacak sürgünü. 2. Dal. 3. Dalın gövde içindeki sert bölümü. |
Budun | Halk, kavim, ahali. |
Buğra | 1. Büyük erkek deve, iki hörgüçlü deve. 2. Turna kuşu, turna sürüsünün önünde uçan turna horozu. 3. Harizm hükümdarlarından birinin lakabı. |
Buğrahan | 1. X. yy.’ın başlarında Orta Asya’daki yağma boyundan çıkan ve ilk İslam devletinin Türk hükümdarlarının birçoğuna verilen ünvan. 2. İliğ ve Karahanlı sülalesinden birçok hükümdarların unvanıdır. Tarık Buğra, Saltuk Buğra. |
Buhari | (Hi: 194-256) Buhâralı. 600 bin hadisten seçilen 7275 hadis ile en mu’teber ve en sahih Sahih-i Buharî ismi ile anılan hadis kitabının yazarı. (Bak: Kütüb-ü Sitte)(Buharî ve Müslim ki, Kur’andan sonra en sahih kitab olduklarını, ehl-i tahkik kabul etmiş. M.) |
Buhri | 1. Tütsüye ait. 2. Denize ait. |
Bukra | |
Bulak | Kaynak, pınar, çeşme. |
Bülent | Yüce yüksek, ala, ulu. |
Bulgar | Olgun, bilgili, görgülü, hoşgörülü kimse. |
Bumin | Göktürk devletinin kurucusu (Öl. 552). Avarlarla arası açılınca, savaşarak onları çökertti ve merkezi Ötüken olmak üzere Göktürk devletini kurdu (552). Aynı yıl öldü. |
Buminhan | (bkz. Bumin). |
Bünyamin | Yakub peygamberin en küçük oğlu. |
Burak | Berk-Yıldırımdan türetilmiştir. Hz. Muhammedin Mirac’daki bineği. Kur’an’da böyle bir isim geçmemekle beraber, İslam kaynaklarında böyle bir binitin olduğuna dair rivayetler vardır. Burak Reis: (Öl. 1499). Osmanlı denizcilerinden. |
Burç | 1. Süryanice Burgus kelimesinin Arapçalaştınlmış hali. 2. Kalenin köşelerine yapılan daha yüksek ve daha kalın çıkıntı kule. 3. Yuvarlak bina. 4. Güneşin ayrıldığı oniki kısımdan herbiri. 5. Tek hisar. |
Burçhan | (bkz. Burç). |
Burgaç | Anafor, girdap. |
Burhan | 1. Delil hüccet. 2. Hakkı batıldan, doğruyu yanlıştan ayıran delil. 3. İlahi aydınlık. |
Burhaneddin | Dinin delili. Burhaneddin Mahmud b. Taceddin el-Buhari (Öl. 1149). Hanefi fıkıh alimi. Önemli yapıtı. el-Muhit el-Buhari’dir. Türk dil kuralı açısından “d/t” olarak kullanılır. |
Burhanettin | Dinin kanıtı, dinin delili, ispatı |
Burkan | Uygur Türklerinin Budaya verdikleri ad. |
Burkan | Yanardağ, volkan. |
Bir önceki yazımız olan Kolay hamile kalma yöntemleri nelerdir? başlıklı makalemizde gebelik, hamile kalma yöntemleri ve hamile kalmanın yolları hakkında bilgiler verilmektedir.